Londra’da Oblix’te akşam yemeği yerken manzara izlemek elbetteki her turist için en havalı hareket olabilir. Ancak ben yine de ara sokaklardaki kapılarında kuyruk olunan minik restoranları tercih ederim. Hem o havalı ve insanı gerim gerim geren ingiliz aksanı, hemde ultra lüks mekanlar sancılı kasılmalar yaratırken diğer tarafta hoşsohbet servis personeli sizin için hesap kutusuna 2 adet ciklet bırakır. Dünyanın hangi ülkesinde olursan ol lokal ve kişilikli mekanlar her zaman kazanır. Okyanus mavisine boyanmış minik dükkandan yayılan kahve kokusu sizi içeri davet ederken, tehditkar yan komşu aklınızı çelebilir. Londra ‘da seçim yapmanın en doğru şekli en minik ve basit görünen sayılabilir. Kahve-Kahvaltı kültüründen başlayıp on numara akşam yemeği seçeneklerine doğru birkaç öneriyi Londra yeme – içme rehberinde paylaşalım.
- ATTENDANT
Filte kahve yanında bir parça ev yapımı taze kiş yada avokado üstü poached egg isteyen? Mükemmel kızarmış ekmeğe ve harika biber sosuyla favori. Sabahları kahve içmeden ayılamam diyenler yolunu east London’a sınır Shoreditch bölgesine çevirsinler. Adım başı tasarım mağazalarına girip çıkarken kahvecilerin bolluğuna şaşıracaksınız. Attendant’a underground ile Old Street durağında inip 7 dakikalık yürüyüşle ulaşabilirsiniz.
- MARKET CAFE
En huzurlu cafe ünvanını rahatlıkla verebilirim. Kanal manzaralı masalarından mı yoksa Broadway Market’in huzur kokulu havasından mı bilinmez bu cafe gerçekten çok rahat. İyi ışık alan ferah alanı iş maillerini kontrol etmek, kanal civarında sabah yürüyüşünden sonra hatrı sayılır bir flatwhite içmek için ideal. Eğer klasik araçlardan hoşlanıyorsanız kanal tarafındaki masada oturup Andrews caddesinin 1940 doğumlu yaşlı kurtu Citroen 7C Berline ‘ini gözleyebilirsiniz :)) - ELECTRIC HOUSE
Sabah kahvemi füme somon eşliğinde çırpılmış yumurtasız içemem diyenlerdenseniz sizi Notting Hill’e çağıralım. Sağlam kahvaltı menüsünde herkese hitap eden seçenekler mevcut. Benim favorim elbette Scrambled eggs, smoked salmon. Ama klasik ingiliz kahvaltısı da hakkını veriyor. Kahvaltı dan sonra birbirinden tatlı vintage dükkanlarında kendinizi kaybetmek serbest. Ayrıca eve getirmek için az ilerideki Coffe Company’den birkaç paket kahve çekirdeği almayı sakın ama sakın ihmal etmeyin.
- PAPER & CUP
Shoreditch te sokaklar çılgın grafitilerle süslü. Fotoğraf avına çıkılan günün öğlen saatlerinde ferah bir nefes almak için şirinler mavisine boyanmış Paper & Cup, Bethnal Green’deki sessiz sokağında sizi bekliyor. İyi bir latte yanında bir parça brownie iyi gider. Bu minicik dükkanın önünde fotoğraflanmayana kahve vermiyorlar haberiniz olsun :))
- BUSABA
Defalarca gidip bıkılmayacak restoranlardan biri. Thai yemekleri sevenlerin cennete düşeceği, girişinde sizi tütsülerle karşılayan minik bir budha’nın bulunduğu restoranın birkaç şubesi bulunuyor. Gittiklerim arasında Covent Garden’dakini tek geçerim. Pad Thai özlemine ilaç gibi gelen menüde en popüler tercihler işaretlenmiş olsa da başlangıç olarak sürpriz lezzet kalamarı sakın ola atlamayın, pişman olursunuz. - VAPIANO
Çok seçenekli bir italyan restoranı. Tabii ki her çeşit makarna var. Gözünüzün önünde pişirip istediğiniz sosa buluyorlar. Akşamları oldukça kalabalık oluyor. Oxford street istasyonunda inip Urban Outfitters mağazasının yanındaki sokaktan girdiğinizde yürüme mesafesinde. -
WAHACA
Alev alev bir Meksika mutfağı. İçkileri ve enfes tacolarıyla kendinizden geçebilirsiniz. Menü de seçim yapmakta kendime bile yardım edememişken size herhangi bir öneride bulunmayacağım. Yerinizde olsam gözlerimi kapatıp parmağımı menüde gezdirirdim. Çürük çıkma ihtimali yok denecek kadar az. Soho ve Covent Garden’da şubeleri var. İçeri girerken sıra beklemeniz muhtemel. Dert etmeyin, bekleyin.
-
SPAGHETTI HOUSE
Her Majesty’s de en uzun süre aralıksız oynan Operadaki Hayalet için biletiniz varsa çok şanslısınız. Peki müzikalden önce karnımı doyurayım, bir de tiyatro binasına yakın olsun diyorsanız Spaghetti House iyi bir seçenek. Çalışanların hepsinin İtalyan olduğu restoran Her Majesty’s nin hemen karşısında bulunuyor. Müzikalin başlamasına 15 dakika kala neredeyse tüm masalardan ”check please” nidaları yükselirken oyuna geç kalmamak için tedbirli davranın. Gerçi tüm garsonlar çok sıcakkanlı ve oyuna gideceğinizi tahmin ederek hızlı davranıyorlar.
- FLAT IRON
Islak kereste kokulu mekanda kanlı canlı sulu bir et yemek isterseniz biraz sıra bekleyebilirsiniz. Beklerken biraz mısır cipsi hiç de fena fikir değil. Patates kızartması ve taze yapım soslar isteğe bağlı.
-
MILK TRAIN
Yemek için uğrayanından çok instagram fotoğrafı çekmek için uğrayanı çok olan harika bir dondurmacı. Bana kalırsa fikri harika. Külahtaki dondurmayı öyle güzel süslüyorlarki, yemeyip yanında yatmak istemek demek bu oluyor. Önünde her daim bir kuyruk var. Sıra beklerken dondurmanızın şeklini belirliyorsunuz. İster vanilyalı dondurma üstüne pembe şekerlemeler serptirip etrafını pamuk şekerle bulutlandırın, ister çikolatalı dondurmanın üstüne kurabiye yapıştırtın. Seçeneklerin her biri ortalama 1 sterlin. Londra’da harika bir instagram fotoğrafı için dondurmanız biraz pahalıya gelse de, sonuç sizi tatmin edecektir :))
Fotoğraflar: Tuğçe TÜZÜN – Yiğit Ali TÜZÜN